11 Ocak 2013 Cuma

Bir Bakacaksın Yıllar Geçecek Çoktan

Bir zamanlar birbirine aşık olan ama kısa sürede tükenen iki kişinin hikayesi bu.

Her şey tozpembe değildi tabi gözlerinde ama mutlulardı. En azından buna inanıyordu. Seven sevilen bir arada olunca neler aşılmazdı ki . Bu hayaller ve temennilerle tam 14 sene geçirdi........

Bencillik her ilişkide olduğu burada da ayyuka çıkmış durumda. Anlamsız takıntılar anlamsızlaşan tatlar. Bir sabah uyandığında kadın artık kendinin farkına vardı. Değmeyecek bir zincirde bulunduğunu anladı. Aslında bunu anlaması yeni değildi sadece bugün yüzleşme cesaretini yükledi kendine.

Pervasızca söylenen sözleri , edilen yeminleri artık geride bırakmanın zamanı gelmişti. Defalarca tekrarlanan belkiler artık yeterli olmuyordu. Ağacın sürekli dallarına işte bu deyip tutundukça ağaç onu sarsalayıp yere atmayı başardı.

Ama o mücadele eden kazanır ( bu her zaman erkek tarafından kadına küçümsenerek söylenen bir sözdür) diyerek tutundu , tutundu defalarca ama olmadı.

Olmuyordu bu sabah kendine ne kadar zarar verdiğini aynaya bakınca anladı. Aynada ki yüz onun değildi. sadece kodlanmış bir eş yüzüydü. İstediği hayalini kurduğu bunlar değildi artık emindi bundan . Verilen sözler çoktan unutulmuş üstelik ağır ithamlarla karşı karşıya kalmaya başlandı. Bunları haketmedim dedi ve bu sefer buna yürekten inanıyordu.

Yan yana olup sahte sevişmeler yaşamaktansa uzaktan Leyla olmaya hazırdı. Küçük bir çanta hazırladı kendine tıpkı eve geldiği gün gibi. İçinde bir kaç kitap, bluz ve en sevdiği kotu.

Dönüp bir kez bile eve bakmadan , bir yabancı gibi küçük bir not bırakarak çıktı oradan.



Not:

Sevgili hani sen hep dedin ya ben istediğim içindi bu evliliğe benim kendi seçimimdi ve yaşamak zorundaydım burada işte geldiğim gibi sessizce bir yabancı olarak gidiyorum. Ben ardıma bakmadan çıkıyorum şu an ama sen ardına baktığında çoktan yıllar geçmiş ve sen yine geç kalmış olacaksın.....